flash forward


ara ara sorardım kendime, acaba kaderimizi öğrensek, değiştirebilir miyiz? değiştirirsek, demek ki öğrendiğimiz şey kaderimiz değilmiş; değiştiremiyorsak da hayatımızın iradesi bizde değil demektir ki bu da çoğu ilahi dinleri geçersiz kılacaktır.

şimdi, bu dizide de bu minvalde bir durum gerçekleşiyor. dünya üzerindeki herkes, düşünün, süleyman demirel'inden sabri sarıoğlu'na, birden bilinçlarini kaybedip 2 dakika 17 sn. boyunca yaklaşık 6 ay sonraki geleceklerini görüyorlar. bazıları ise bi'şey görmüyor. dizide bu onların öleceğine işaret etse de bence kendi mallıkları diyorum.

neyse, şimdi bu dizide merak ettiğim tek nokta şu: zaman kayması yaşanıp, paralel evrendeki mutlak yaşamlarını mı gördüler, yoksa değişmesi muhtemel geleceklerini mi? yani gördükleri gelecek, değiştirmeye çalıştıkları eylemleri içeriyor mu içermiyor mu?

bir de 2 dakika 17 sn. nin mevzusu ne ki bu kadar gündemde? yani 2 dk 18 sn. olunca işin rengi değişecek mi? başka bir gönderme mi var? şu ana kadar izlediğim ilk 4 bölümden aklımda kalanlar buydu.

Share this post!

Bookmark and Share

0 pipo: